Çarşamba, Nisan 21, 2010

Kadınları Anlama Zanaatı

Aslında literatürde "Kadınları Anlama Sanatı" olarak geçebilir bu başlık; ama kadınları anlamak bir sanat değildir. Açık ve net olarak bir zanaattır. Emek ister, yürek ister, bilek ister, mide ister, Poliyannacılık ister, ister de ister... Geçmişten günümüze doğru ister kronolojik ister alfabetik bakalım her zaman kadınların üzerine kurulu olduğu görürüz düzenin. Kadınlar yüzünden çıkan kavgalar, kadınlar yüzünden çıkan savaşlar, kadınlar yüzünden çıkan kadın programları gibi gibi gibi. Hep onlar için kavga etmiştir Adem Oğlu ve sonucunda ise kandırılmaktan ileri gidememiştir. Çünkü kadın erkeği parmağında oynatır. Dünyayı parmağında oynatır. Ne o yoksa siz hala dünyanın bir öküzün boynuzlarının ucunda mı döndüğünü düşünüyorsunuz? Yalan kardeşlerim yalan. Resmen kadınların parmağının ucunda. Neden mi?

- Kadın profesyonel bir yalancıdır : Kadın hiç çekinmeden yalan atabilir. Gözlerini, jest ve mimiklerini, soğukkanlılığını iyi kullanarak karşısındaki erkeğe çok rahat yalan atabilir ve onu kandırabilir. Ama karşısındaki kişi hemcinsiyse bu iş saç baş yolmaya dönüşür.

- Kadın azimlidir : Kadın istediğini elde edebilmek için her şeyi yapar. Su altından saman yürütmekte üstüne yoktur. Erkeğinin ruhu duymadan onu kölesi haline getirmiştir bile.

- Her erkek onun ilkidir : Bu kaçınılmazdır her çıktığı erkek onun ilk erkek arkadaşıdır. Bu yalanı adını söyleyebildiği gibi söyler ve mal erkekte hemencik yer. Gurur duyar onunla.

- Yenisi için eskisini anında silebilir : Kadın yeni bir erkeğe kapılırsa hiç düşünmeden mevcut erkeğini silebilir. Yüreğim acıyor naraları atar ama aslında umursamaz; çünkü önemli olan kendi mutluluğudur.

- Her deneyim ilktir : Onu öpüyorsanız o ilk defa sizle öpüşüyordur, onu okşuyorsanız onu ilk okşayan sizsinizdir. Nasıl olsa banyo olunca akıp gider öncekiler...

- Onu anlamak zordur : Gözlerine baktığınızda, konuşmalarını yorumladığınızda siz onu anladığınızı sanırsınız; ama aslında olay öyle değildir. Hır çıkarmak için en ufak açığınızı yakaladığı zaman hiç acımadan cuvaldızını size batırır. Sizin acı çekmeniz onu içten içe mutlu eder.

- İstemiyorum cümleleri yalandır : Bir muhabbette bir şeyi istemediğini söylüyorsa emin olun onun için can atıyordur. Siz ne kadar ona bunu alacağınızı söyleseniz de o "Hayır aşkitom gerek yok, gerçekten istemiyorummm" diye naz yapmaya devam eder. Ve siz ona inandığınız anda yine kadının gazabından kurtulamazsınız.

gibi gibi saymaya kalksak sanırsam sayfalar sürer. Ama temel kavramlar bu başlıklar etrafında döner. Ne kadar zorlarsak biz kendimizi o kadar yırtarız basur illetimizi. O yüzden aslında anlamaya çalışmamak lazım ve onlar gibi davranmak lazım. Tabi bu davranışları hissettiklerimize.

Yoksa sözümüz meclisten dışarı ;)

7 yorum:

emine dedi ki...

Bayanları anlamak istiyorsanız sihirli kelimeyi siz de biliyorsunuz : EMPATİ. Zor bir kelime değil sadece biraz deneyim gerekiyor.
Erkekler olaya tek bir bakış açısıyla bakarken bayanlar santraçta olduğu gıbi ileri hamleleri görebiliyor.Artık siz de dar çercevenizden kafanızı çıkartın ve biraz daha genişletin hayata bakışınızı.

Doğan dedi ki...

Sayın Emine Hanım, zaten yazıda kadınları anlamanın imkansızlığından bahsediliyor. Böyle bir kadın hakkında nasıl bir EMPATİ kurmamızı bekliyorsunuz.
Elbette bütün kadınları aynı kefeye koymak istemedik; ancak bu tür kadınların çokça olduğunu ve onların zararlı olduklarını belirtmek istedik.
Lütfen erkekler değilde kadınlarda EMPATİ kursunlar; çünkü her şeyi devletten beklememek lazım.
Hayırlı 23 Nisanlar dileriz. :=)

emine dedi ki...

Sayın Doğan Bey,ünlü bir büyüğümğüz der ki : ''Bir bayanı anlamak bir yaşam harcamaktır.O zaman harcayacaksın.''Bu görüşe katılıyorsan sen de harca ya da uzak dur...:)
Nice 23 NİSANlara...

Doğan dedi ki...

Sayın Emine Hanım,bir büyüğünüze ve yaşam harcadığı kadınlara benden selam olsun.
Umarım her 23 Nisan'da biraz daha büyüyordur kadınlar :) Size de mutlu bayramlar ;))

Nesli dedi ki...

"şımartılmak isterlerdi, ama çok şımartırsanız bu kez de sizi küçümserlerdi."

"hep iyileri övüp hep kötülerin peşinden gitmelerini ise imkanı yok kavrayamazdınız."

"onlar tarafından sevilmek istiyorsanız, onlardan daha üstün olmalıydınız, ama bunu onlara asla söylememeliydiniz."

"kendilerine benzeyeni seviyorlar. yani korkunç olanı."

"hem çocukları olacaksınız, hem babaları... hem dostları olacaksınız, hem düşmanları... hem dürüst olacaksınız, hem yalancı... hem sevecen olacaksınız, hem sert... hem size sığınabileceklerini düşünecekler, hem sizi ezebileceklerini..."

"ve ne zaman ne kılığa gireceğinizi içgüdülerinizle bileceksiniz. yanlış zamanda yanlış bir kılığa bürünmeyeceksiniz."

"onların en çok tanıdığınızı sandığınız an, aslında onlara en yabancı olduğunuz andı. -ben artık onu tanıyorum, o benim artık-, dediğiniz an onları kaybettiğiniz an olurdu."

"hem güçlü olanlara, itiraf etmekten nefret etseler de, düşkündürler; güçlünün, zenginin, başarılının çekiciliğine kaptırırlardır kendilerini, hem de güçsüzlere acımaktan ve onlarla gizli gizli flört etmekten hoşlanırlardı."

"yeni aşklarında zorluklarla karşılaştıkça eski aşklarına özlemlerini, eski aşklarının ya da eski liderlerinin kendilerini aslında daha çok sevdiğini söyleyip -bugünkülere- sitem etmeleri, ama eskiye dönmeyi aslında istemediklerini içten içe bilmeleriyle ortak çok yanları çıkardı."

alıntıdır. ;)

  “City Island” Filmi İzle’melisiniz! — Doğan AYDIN dedi ki...

[...] kararan kadın, güven, umut ve cesaret. Hepsi; ama hepsi mevcut, hatta daha fazlası. “Kadınları Anlama Zanaatı” yazımı ispat olacak kadın davranışlarına ve kadınların kendilerini anlatışlarına [...]

abdullah dedi ki...

kadınları anlamak imkansız gibidir. benim başımdaki dert kimsede yoktur. her an bitsin ayrılalım der her dediğini yaptım ve işin içinden çıkamaz hale geldim kafayı yemek üzereyim. kadınlar erkeklerin en büyük düşmanıdır. her kadın için demedim bu sözümü

Copyright © 2014 Doğan Aydın