Salı, Ağustos 10, 2010

Kuzey Yamacı Filmi İzle'nir

Çocukluğum geldi aklıma. Mahalleden arkadaşlarla şu anda Bursa-Yıldırım 152 Evler mahallesinde yer alan BUSKİ'nin bulunduğu yerde yıllar öncesinde dağcılık oynardık. O zaman bize göre bir yamaç gibi görünürdü. Yamaçta yan yan ilerlerken, aşağı inerken, yukarı çıkarken düşmemek için çabalar adımlarımızı sağlam basardık. Ayağı kayan arkadaşımıza elimizi uzatır, düşüp yaralanmasını önlemeye çalışırdık. Bizim için çok eğlenceli olsa da zor bir meşgale olduğu ortadaydı. Zaten bizim çukurumuza da BUSKİ binası yapılınca dağcılık maceramız son bulmuştu. Bakıyorum da o günden beri Varto'da balık tutmak için dere kenarlarında, yamaçlarında Arslan Abiyle birlikte keçi gibi zıplayarak gezmelerimiz olmasa dağcılık namına bir etkinliğimiz yok. Zaten düşünüyorum da gerekte yok. Yani bana gereği yok. Zaten bu filmi izledikten sonra dağda Megan FOX var deseniz bile tırmanmam (ama bir düşünürüm :) ).

Kuzey Yamacı filmi ise benim sıradan çocukluk maceralarımdan kat mı kat zorlu bir macera. İki Alman arkadaş Toni ve Andi Alman ordusunda görev almakta, aynı zamanda da hobi olarak dağlara tırmanmaktadırlar. Çocukluk arkadaşları Luise ise Berlin'de bir gazetede stajyer olarak görev yapmaktadır.

Olimpiyatların başlamasına ramak kala Alp dağlarının Kuzey Yamacında yer alan ve henüz kimsenin tırmanamadığı Eiger Dağına tırmanan ülkenin vatandaşı 2. Dünya savaşı öncesi bir kahraman olacaktır. Elbette gazetecilerde bu olayı yakından takip edip rant sağlamak amacındadırlar. Almanların iki ünlü dağcısının Kuzey Yamacına tırmanma denemesinde ölmeleri sonucu Olimpiyatların yaklaştığı bu günlerde Almanları bu zorlu yarışta temsil edecek kimse kalmamıştır.

Gazetenin toplantısında ise bir Alman gazeteci iki kardeş Toni ve Andi'den bahsetmeye başlamıştır. Elbette Luise'de bu sohbetten geri kalmayacak ve ilk büyük işi olan Kuzey Yamacı tırmanışıyla ilgili bir haber yapma şansı yakalayacaktır.

Hemen Toni ve Andi'nin yanına giden Luise arkadaşlarını ikna etmeye çalışsa da ona uzaktan uzaktan aşık olan, bir ömür inatla onu bekleyen Toni bu olaya sıcak bakmayacaktır ve Luise üzgün bir şekilde geri dönecektir. Ama Andi, Luise'den daha ısrarcı çıkacak ve Toni'yi dağa tırmanmaya ikna edecektir.

Ve zorlu maraton başlayacaktır. Kışın dağı iyice sarmaya başladığı günlerde tırmanmaya başlayan Alman arkadaşlar Toni ve Andi'yi tatlı bir rekabet içerisinde bulundukları Avusturyalı arkadaşlar izleyecektir. Hem de onların gittiği yolu kullanacaklardır. Elbette bu yaptıklarının sonuçlarına katlanmak zorunda kalacaklardır. Hatta herkesin hayatının akışını değiştireceklerdir.

Düşük bir tempoda, zorlu dağ yamacını aşmaya çalışan dört dağcının yaşadıkları, paylaştıkları, kinleri, nefretleri, insaniyetleri, yardımlaşmaları, inatlaşmaları... Sevdiği kadına ulaşmak isteyen adamın yıllarca içine attığı aşkın dışa vurumu, kadının tutumu, desteği... Ve dahası...

Gerçek bir hayat hikayesinden yararlanılarak senaryolaştırılan ve filme dökülen Kuzey Yamacı'nın sonunu merakla bekleyecekseniz... Ölüm mü? Yaşam mı?

İzlemeye değer bir film olarak görüyorum ve 10 üzerinden 7 veriyorum :)

İyi seyirler...

2 yorum:

umut dedi ki...

nah izlenir, şu güne kadar izlediğim en sıkıcı filmlerden biriydi, adamlar ne para harcamış filme ne bişey, efekt yok aksiyon yok gerilim yok. Dağın tepesinede geçiyo 2 saat film öldüm bitene kadar

bırakın bunu dinlemeyin izlemeyin filmii!

Doğan dedi ki...

Sen git Matrix izle duygusuz herif :)

Copyright © 2014 Doğan Aydın